Aliye Aybüke Özdemir‏
ogan.insan@gmail.com
Yazarın diğer köşe yazıları ...

Bütüteç:    

GEÇMİŞ OLSUN

Bir erkek bir kadını İstiklal’de dövüyor. Ardından birkaç erkek gelip şiddet gösteren erkeği dövüyor. Vay canına… Önce şöyle bir yorumlara bakalım;

- Ya hu adamın eylemi gerçekleştirdiği lokasyon yanlış. Doğu Anadolu’da olaydı alkışlanırdı. Helal olsun ama yine ne varsa türk erkeğinde. (Bir erkek)…
Irk-çı-sı-nız.
- Oh olsun. Nasılmış görsün. Kadınlar mı hep dayak yiyecek... (Bir kadın)
Cin-si-yet-çi-si-niz.
- Adama bak ya git orada taşı, toprağı yumukla. Ağacı tekmele, kediye köpeğe söv. Döveceksen evinde döv.
Tür-cü-sü-nüz.
- Var ya helal olsun çocuklara temiz dövüyorlar. Aslanlarım benim. (Bir anne)
- Eeee delikanlılık böyle bir şey. Biz de korurduk mahallenin kızlarını. (Bir baba)
- Umarım bu olaydan sonra kızın başına bir iş gelmez. (Bir erkek)
- Kız öldü mü? (Bir çocuk)
- Artık devir değişti oğlum, hatunları daha tenha yerlerde döveceğiz.
- Ya ben şu başkanı merak ettim be, ne başkanıysa, bu arada siyahlı da vurdu kafadan gol oldu.
- Ulan zaten hiç ekşın yok hayatta. Keşke orada olsaydık da iki tekme de biz koysaydık.
- Adalet sistemi tırt. Halk kendi başının çaresine bakıyor anam babam.

‘Halkın adalet sistemine güveninin kalmadığının bir göstergesidir. Sebep olanlar utansın’ diyerek başlamak istiyorum… Bu linç kültüründen ne zaman kurtulacağımızı bilmiyorum. ‘Hukuk devleti’ diye sayıklayan bir Polyanna değilim yine de netice bu olmamalıydı. Büyük balık küçük balığı yutmasın diye daha büyük bir balık küçük balığı yutacak balığı yutuyor. Birilerine göre erkek dayağı hak ediyor, erkeğe göre de kadın dayağı hak ediyor. Vay be, alın size şiddet zincirlenmesi… Eyvahlar olsun. Bunu bize öğreten ve normalleştiren devlete de yazıklar olsun.

Şahsı dövmek başlı başına bir linç girişimi değil mi? Onun fiziksel şiddet göstermesini doğru bulmuyoruz ve fiziksel şiddet göstererek fiziksel şiddetin çözüm olmadığını ona ifade etmeye çalışıyoruz. Çözümü yine ve yine problemin kendisinden elde ediyoruz. Kan davası misali. Bu sizce şiddet gösteren birinin duygudaşlık kurmasını mı sağlayacak? Iı ıhh hiç sanmıyorum. Bu yalnızca bildiği tek çözüm yolunu ona ezberletmek olacaktır. Öte yandan erkeği döven erkeklerden bahsediyoruz. Bu bir kadını sahiplenme ve erkeklik gösterme, kendiyle iftihar etme hazzıyla ders verme arzusu olamaz mı? `Delikanlılık` sıfatından buram buram yayılan racon kokusunu almıyor musunuz? Korkarım ki `kadına şiddete hayır` soslu ataerkil şiddeti görmezden gelip afiyetle yiyebiliyoruz. Kısaca; her iki şiddetin (etki-tepki soytarılığının) ataerkil bilinçten peydahlandığını ve cinsiyetsiz bir şiddetin bu sebepten var ol(a)madığını dile getirmek isterim. Bir kadın adamı, bir anne oğlunu veya baba kızını dövüyor olsaydı vs. toplum farklı bir tepkiye bürünmez miydi?

Ben de farkındayım. Başka bir yol var mı? Varsa çıkar yol mu? Bilmiyoruz.

O değil de yardım eden yine kadın, ‘şiddetle’ değil de ‘medetle’ yaklaşan yine kadın.

Şiddet bulaşıcı bir hastalıktır. Lütfen sevginizi sağlama alın. Bol bol hoşgörü ve anlayış beslenin. Kitap okuyun, müzik dinleyin. Çiçek koklayın, hayvanları okşayın…

`Anlayışla ve Hoşgörüyle beslenin.`



Tarih: 08.10.2015

Okunma: 2256
Paylaş Face
Paylaş facebook
Blog
Paylaş Blogger
Frien
Paylaş Friendfeed
Mysp
Paylaş Myspace
Twit
Paylaş twitter


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısının tüm hakları lezce.com'a aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısının tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısının bir bölümü, alıntılanan sayfaya aktif link verilerek kullanılabilir.



Not: Bu sayfalarda yer alan Köşe yazıları ve okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan lezce.com sorumlu tutulamaz.

  Bu yazıya ait yorumlar

  Yorumlayan: bejna
Geçmiş olsun değil aslında . Bu yaşanilanlar hepimizin büyük bir aybı. Ve kadının toplumdaki yeri , kadın toplumda sadece cinsel bir obje olarak lanse ediliyor . bu dinende sistemce de öyle .. Peki bunun nasıl üstesinden geliriz ? Yada gelebilir mıyız gbi sorular soruyorzdur her zman kendimize ? Bazen zor çok zor deyip bazense öyle bir umutlanirz ki evet yapabiliriz kadına bakış açıları değiştirebilirz ya gbi kendimizi avutma sistemine başvururuz . Aslında avutma dediğim gerçekteki biziz yapabiliriz neden yapamayalim ? Engelleri önce bir bir tesbit etmeliyiz . kadın bile kendini bir cinsel obje olarak görüyor . bunlara sebepler araştırlmali sebepleri nedir diye ? Daha sonra çözümler zaten olur .. Ve ataerkil demiştiniz evet ne anaerkil nede ataerkil olsun eşit bir yaşam olsun .. İnsanlar aslında okuduklarını yanlış anliyor . yada sistemdeki kapitalist düzen insanları ele geçirmiş .. Feminizm örneğin insanlar onları erkek düşmanı olarak görür yada ciplak olarak gezen femenler .. Feminz ne ciplaklik nede erkek düşmanlığıdr feminizm ataeril ve anaerkile karşı bir gorustur . yanlış okuyorz yanlış yorumluyoruz .. Bu da ülkemizdeki eğitim sisteminin insanları sadece tabularini yükseldiğini ve cahillikten çok acizliğe surekledginin gerçeğidir . Bu gerçekten çok çok acı .. Herşeyi biliyoruz gbi davranmak en büyük acizliktir .. Bildiğim tek şey hiç birşey bilmediğimdir der bir filozof .. Cok çok çok çalışmalıyız çocuklara kz gbisin dememeliyiz .. Toplumun birine hakaretini karı gbisin olmamalı ... Adimizin ne kız ne bayan ne karı nede avrat K`adin kadındır . diye bilmeliyiz ... Kadınlarnda evlenince kadın .. Evlenmeden kızız bir yakıştırmalarini biraktirmaliyz. Yai çok çok eksiğimiz var ama geç değil başarabiliriz bence ...


[Yorum eklemek için tıklayın]