tr en sk zh ru ro pl nl it fr es el de cs
AnaSayfa lezbiyen Haber lezbiyen Makale lezbiyen Seri ilan lezbiyen İtiraf lezbiyen Duvar lezbiyen Magazin lezbiyen Eğlence lezbiyen Astroloji lezbiyen Forum lezbiyen Sohbet  

Foruma hoş geldiniz


KONU [Forumlar] [Konular]
lezce Tarih : 14.02.2009

Üye
(30 Puan)

      ANNEME MEKTUP:
Küçükken kulağımıza fısıldanan sözcükler gün gelir dünyan olur. Ne öğretilirse sana onu yaşarsın. Canım annem...Her sabah beni önüne oturtup telkinler veren annem...Bana herşeyi göreceksin zamanla ama şunu asla unutma derdi ...Sevginin açamadığı hiçbir kapı, yıkamadığı hiçbir duvar yoktur...Ne bilsin annem artık çelik kapıların yapıldığını ve tek kapıda üç dört kilitin bulunduğunu...Belki de onun gördüğü tek duvar bizim duvarımızdı....İnsan duvarını düşünmemişti. O böyle duvarları da görmemişti hayatında...

İşte bu yüzden annemin her sabah bana verdiği telkinlerle büyüdüm ben...Ne insan duvarı bilirdim hayatımda ne de çelik kapıları...Üstüne sıkı sıkıya kapanan ...Ben herkesinkini ardına kadar açık sanarak büyüdüm. Duyduğum her sözün doğru, anlattığım herşeyin yerini bulduğunu sanırdım.

Evet anne...Senin hiç bıkmadan usanmadan anlattıklarına karşılık hayat her gün söylediklerini yalanlama mücadelesi veriyor...Bir kapıyı çaldığında yüzüne gülenler arkanı döndüğün and
a dört duvar arasında yankılanan sesleriyle `kandırdım` çığlıkları atıyorlar. ``Sen içindeki sevgiyi tüketme` derdin ya hep onu tüketmemek için duvarlar örmüşüm ne garip çelişki...Ve ortada o duvarı delebilecek bir tek sevgi kırıntısı yokken hem de...

Kapıyı artık `kim o` demeden açmıyorum mesela...Hani çocukken evimizin kapısını hiç kilitlemezdik, Şimdi ben de kocaman sürme kilitlerle kapatıyorum kapılarımı...Yanıma yaklaşan ve bir yudum sevgi isteyen olunca ya da selam verince biri -her ne kadar sana ihanet etmek istemesem de- niye diye soruyorum artık? Biliyor musun bunu sormak gerekmiş artık ? Kimse bir diğerinin yanında niyesiz bulunmazmış...Ben de soruyorum artık ne yapayım. Hatta sana inanmak isteyişimden olsa gerek her yaşanana niye diyorum? Nedenlerini anlasam da, çözsem de tüm hayatı, kaç duvar yıkılsa da üzerime, ne kapılar çarpılmış olsa da yüzüme; senin için hala `niye` diye soruyorum...Anlamamazlıktan gelmek, alışmamak istiyorum. Ne ekersen onu biçmiyormuşsun...N
e verirsen onu almıyormuşsun...

Hatta kötülük hiç unutulmuyor, hep içerde bir yara gibi saklıyorsun. İyilik kullanım ömrü işi bitince sona eren, hiç gözünün yaşına bakılmadan terkedilen bir şeymiş...İçini gösteren yapılarla dolaşınca kimse merak etmezmiş seni, duvarlar ördüğünde üzerine renkli resimler çizilirmiş bu hayatta...Tüm renkler göz boyamak için.

Şimdi sana soruyorum anne, niye diye...Her anne tanımadığın kimseden bir şey alma tembihlerinde bulunurken, sen niye bana bunları anlattın sanki...Her duvarın farklı, her kapının evimizdeki gibi olmadığını söylemedin...

Seni suçlamıyorum yanlış anlama...Nereden bilecektin, hayatında görmedin ki çirkefliği...Gözünün içine baka baka kimse sana yalan söylemedi ki...Her derdine koştuğun yanında oldu senin. Herkes ne yaşarsa ona inanıyor bu dünyada. Sen de yaşadıklarına inandın o kadar...Şimdi senin inandıklarının hepsi insanlık tarihinde bir `ütopya`...

Yıkamadığım duvarlar yüzünden ne olur anneciğim b
ana kızma...
 
 
 
CEVAPLAR
Sayfalar:  1


 
-----------------------------------------------------
Copyright©2008 - Lezce bir Kodme hizmetidir
-----------------------------------------------------


forum, chat, sohbet, haber, sinema, arkadaş, partner, muhabbet, odaları, odası, kanalı, itiraf, sitesi, siteleri.