tr en sk zh ru ro pl nl it fr es el de cs
AnaSayfa lezbiyen Haber lezbiyen Makale lezbiyen Seri ilan lezbiyen İtiraf lezbiyen Duvar lezbiyen Magazin lezbiyen Eğlence lezbiyen Astroloji lezbiyen Forum lezbiyen Sohbet  

Foruma hoş geldiniz


KONU [Forumlar] [Konular]
lezce Tarih : 17.04.2009

Üye
(74 Puan)

      YAZININ DANSI:
Yaşamda; tabulari cigneyebilmek icin, ilerlemeci ve değişikliklere açik olmak gerekiyor...!
Ve ben, siradanligimin disina ciktigim ve o hiç ugramadigim, seyrek eğrelti otlarinin bulundugu tarlada gezerken buldum seni ansizin. Ben ve diğerlerinin şaşirarak karşiladigi bu ana dair , ufacik bir süphe olmaksizin, dokunurken, yapraklarina zarar vereceğimi düşündüğüm bir gelincik olarak giriverdin hayatıma; hem de o anlamsiz tarlanin içinden... Siradanliği gün be gün değiştirerek şekillendirdin günlerimi.. Zorluklarima dokundun, ışığını paylaştin benle. Hergün daha çok var olmaya ,kanima karişmaya başladin sanki.. Kimseye anlatamadiğim o coşku içimde şekillendi durmadan.
Ve kırmızı ışıkları tekrar yaktım,yeni gelecek arabaların ihtimali doğrultusunda. Artık otopark doluydu.Ve yeni, tek bir arabaya bile, yer kalmamişti içerde. Lambanın rengini, senin yapraklarindan aldım. Fırçamın ucunu boyadım ve girişe iliştirdim tabelayı. Hiç korkmadım bunu yaparken. Önceleri düşüncemde sakliydi.
Şimdi senden başka herkesle paylaşıyor olsam da; içim çekiliyor,birgün geleceğini ve sana da her bir duygumu tek tek anlatacağımı düşündükçe.. Öyle garip bir his ki bu, yokluğunla gitgide gerçeklerimin içinde yerleşmiş olmana şaşıyorum. En az ben inanıyordum böyle olabilme ihtimaline. Belki de ondandır bunca şaşkınlık?! Kim bilebilir ki???

Sen biliyorsun!!

Sen biliyorsun,şaşırmamak gerektiğini. Nasıl olduğunu bilmiyorum.Yani, bunca umudu nasıl ve hangi dayanağa inanarak üretebildiğini bilemiyorum. En çok bu yönünü seviyorum senin. Yaktığın hiçbir mumun sönmesine izin vermiyorsun. Ellerini rüzgarda öyle güzel şekillendiriyorsun ki sönmemeleri için; sönmüyorlar... Belki de, bana bunca güvendiğin içindir, böyle bir imkansıza ?merhaba? demem...Öyle ya; bana kimse bugüne dek, bu denli güvenmedi... ?Güven? bir kabus kelimesi halini alırdı her defasinda, hayatımda bir yerlerde...

İşte şimdi yine yazıyorum. Güzel şeyler yazıyorum. Ne kadar güzel olduklarını anlatamay
acağım güzellikte şeyler yazıyorum. Yazarken anlatmak istediklerimi, okuyacaklara en doğru şekilde anlatabilmek için, noktalama işaretlerini nereye yerleştireceğime, defalarca göz atmak zorunda kaldığım derecede güzel şeyler yazıyorum. Uzun cümleler yazıyorum. Edebiyat derslerinden kalma bilgilerle; kişileştirmeler ve hüsnü-l arifler kullanıyorum. Duygularımı bunca harekete geçirmiş olmandan gerek, yazdıklarımı tekrar okuyabiliyorum. Bunların neden önemli olduğunu bilemeyecek kadar geç geldin hayatıma. Belki zamanlama hatasıdır hayatımızın, belki de tam vakti. Bunu asla bilemeyeceğim, sen birgün geri gelip hayatıma dokunmadan...

Yarını bilemem, ama bugün seni seviyorum. Dünden daha fazla seviyorum. Ben, seni seviyorum. Kalbime aşık olan seni seviyorum. Çocuksuluğunu; koruma içgüdünü; içindekileri ifade etmeye çabalarken, beceremedikçe bocalamalarını; beni ne çok sevdiğini anlatamayışını, ve aslında bunu yaparken çokça anlatabilmeni; dalga geçmeni; elime dokunurken içinden geçe
n o titremeyi; gözlerinin her halimi takip edişini; bana hayranlıkla bakışını; gülüşünü; kokunu seviyorum. Benimle beraber,benim korkularıma karşı benle savaşmanı seviyorum. Olduğun gibi, seni tamamen oldugun gibi seviyorum. Ve bunu yapabilen senle gurur duyuyorum.

Senle huzur doluydum.Senle gülmek,senle ağlamak kadar romantizm kokardı. Senle ağlamak, dans gecelerinde dans etmek gibi keyifli bir şarkıydı. Sohbet edemediğimiz zamanları hatırlar mısın? Aslında ne çok sohbet ederdik... Susmana kızdıkça, susardın ya sen inadına; sana kızarken bile içinden geçenleri anlayabilmeyi severdim. Duymayı isterdim aslında. Ama sen zamanlamalarınla ve kendi kurallarınla sendin... Beni sinir ettiği halde kimi hallerin, saygı duymaktan daha fazlasıydı sana karşı içimde büyüyen. Kendindin ve doğru olanına sahip çıkıyordun hep. Ve kendi doğrunu yaptırmak adına benle savaşmıyor, nedenlerini bıkmadan usanmadan anlatıyordun. Ne garip; benim gibi sabırsız biri için yutkunmayı öğrenmek bile seninle
başlıyor.

Sana birgün anlatmıştım.Hayatta her insanın bir kez, ?ondan önce ve ondan sonra?sı olur diye... Bilmem hatırlar mısın?! Bana neyi öğrettin biliyor musun? Bu bir değil birçokmuş... Hayatta belirli kişiler varmış. Ve o insanlar; hayatlarına girdikleri kişilerin hayatlarına girişleri sonrasında, öncesindekinden bambaşka bir insan oluşmasına sebep olurlarmış. Ve sen bundan senelerce önce bir kez yaşamış olduğum ondan önce ve ondan sonranın ikinci örneğisin hayatımda. Sen bunun için hiçbir ekstra bişey yapmayarak yaptın bunu bilir misin???Bilmelisin... Belki de bu ; o zamalar, çocukluktan ergenliğe geçiş döneminin, bir kopyasıdır ve yeni bir dönem değişikliği örneğidir, belki de sen ?u? dönüşü için izin veren polisisindir hayatımın.

Ne yaptın, nasıl yaptın bilmiyorum; ama usulca hayatıma girip, fark ettirmeden bunca bana destek olabildiğin için teşekkür ederim.
Ve sen hangi dünyada, hangi rüyalarda,hangi düşüncelerdesin bilmiyorum ama ne olur çabuk dön... Ben
seni çok özlüyorum!!!
 
 
 
CEVAPLAR


Şu an hiç cevap yok!


Sayfalar:


 
-----------------------------------------------------
Copyright©2008 - Lezce bir Kodme hizmetidir
-----------------------------------------------------


forum, chat, sohbet, haber, sinema, arkadaş, partner, muhabbet, odaları, odası, kanalı, itiraf, sitesi, siteleri.